CHP meclis üyesi adayını silahla yaralayan sanıklar hakim karşısında
Asayiş
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
30.10.2024 - 16:00, Güncelleme:
30.10.2024 - 15:28
CHP meclis üyesi adayını silahla yaralayan sanıklar hakim karşısında
CHP meclis üyesi adayını silahla yaralayan sanıklar hakim karşısında
Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesinde geçtiğimiz yerel seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) meclis üyesi adayı olan Şerafettin Bahadır’ı darp eden ve sonrasında tabaca ile bacaklarından yaralayan 2 sanık hakim karşısına çıktı. Mahkeme heyeti 2 sanığın da tutukluluk hallerinin devamına karar verirken, duruşma sonrası açıklamalarda bulunan CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel, “Pınarbaşı’nda mafyacılık oynayan şehir eşkıyalarına asla ve asla pabuç bırakmayacağız” dedi.CHP’den geçtiğimiz yerel seçinlerde meclis üyesi adayı olan Şerafettin Bahadır’ın, E.U. ve M.U. tarafından darp edilmesi ve silahla yaralanması olayı ile ilgili olarak yaralama, ’mala zarar verme’ ve ’silahla tehdit’ suçlarını kapsayan iddianame Kayseri Adalet Sarayı 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmişti. Olayın ilk duruşması 8. Ağır Ceza Mahkemesinde görülürken, duruşmaya tutuklu sanıklar E.U. ve M.U.’nun yanı sıra müşteki Şerafettin Bahadır ile taraf avukatları da hazır bulundu. Ayrıca CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel, CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, CHP Kayseri İl Başkanı Feyzullah Keskin, Pınarbaşı Belediye Başkanı Deniz Yağan ve parti temsilcileri de durumayı takip etti.Duruşmada söz verilen tutuklu sanık E.U., “Şerafettin’i tanımıyorum. Olay günü köyde yeğenim M.U. ile alkol alıyorduk. Alkolümüz ve sigaramız bittiği için Pınarbaşı ilçe merkezine giderek alkol ve sigara almak için yola çıktık. 3-4 köy geçtikten sonra Şerafettin ile denk geldik. Bana el işareti yaptı. Tam olarak ne demek istediğini anlamadım ve ne demek istediğini anlamak için arkasından gittim. Şerafettin ile herhangi bir husumetim yoktu. 1-1 buçuk kilometre gittikten sonra Şerafettin köy meydanında durdu. Yeğenim M.U. arabadan benden önce indi, Şerafettin yeğenim M.U.’ya küfrederek üzerine yürüdü. Daha sonra yeğenim M.U.’ya vurmaya başladı. Ben araçtan indim ve ’ne yapıyorsunuz’ dedim. Şerafettin de bana ’ağabeyini hallettim, seni de halledeceğim’ diyerek küfretti. Ben de yanımda bulunan tabancayla yere doğru ateş ettim. M.U.’nun Şerafettin’in aracının camına değnekle vurduğunu gördüm. Daha sonra yeğenim M.U.’yu oradan alarak uzaklaştım ve evine bıraktım. Jandarmanın bizi aradığını öğrendim ve tabancayla karakola gittim, teslim oldum. Olayın bu şekilde gerçekleşmesini istemezdim. Pişmanım, tahliyemi talep ediyorum” dedi.Sanık M.U. ise, “Ben köyde pancar suluyordum. Amcam E.U. yanıma geldi. Birlikte alkol aldık. Alkol ve sigaramız bittiği için Pınarbaşı’na gidiyorduk. Yolda ilerlerken karşıdan kırmızı renkli bir araç geldiğini gördüm. Aracı kullanan müşteki Şerafettin Bahadır’dı. Bize el işareti yaptı. Tam olarak anlamadık. Amcam arkasından gitti. Konuşmak için takip ettik. Köy meydanında arabaları duruyordu. Yaklaşık 5-6 metre önünde de biz durduk. Ben konuşmak için amcamdan önce indim. Daha sonra Şerafettin arabadan indi, ’ne yapıyorsun’ diye sorduğumda bana küfretti ve vurdu. 2 ya da 3 el silah sesi duydum. Silahın amcama ait olduğunu bilmiyordum. Müşteki Şerafettin yerdeydi. Ben yerden değneği aldım ve müştekinin aracına vurdum. Sonra amcam beni eve götürdü. Müştekinin nasıl vurulduğunu bilmiyorum” ifadelerini kullandı.Müşteki Şerafettin Bahadır da, “Olay günü kuaförde çalışan kızımı Pınarbaşı’ndan aldım. Evimize gidiyorduk. Yol üzerinde evimize 3 kilometre kala yol kenarında duran bir araç gördüm. Araçla bir diyaloğum olmadı. Biz giderken araç arkamızdan bizi takip etmeye başladı. Araç beni geçmeye çalıştı ama ben izin vermedim. Çünkü seçim sürecinde paylaşılan video ve görseller nedeniyle doğrudan olmasa da çevremden aldığım bazı duyumlara göre tehdit ediliyordum. Bu nedenle araca yol vermedim. Köyün içerisinde araç önüme kırdı. Araçtan 2 kişi indi ve bana ’ayağını, bacağını kıracağız’ dediler. Yüzüme alkol şişesi attılar. ’Yaptığının hesabını soracağız, senin canına okuyacağız’ dediler. M.U. sopayla kafama ve elime vurdu. Bu sırada E.U. olayları izliyordu. Silah sesini sadece 1 el duydum. Ateşlenen mermi bacağıma isabet etti. Kızım araçtaydı. Olay nedeniyle şikayetçiyim” şeklinde konuştu.Olayın yaşandığı gün babasıyla aynı araçta bulunan ve tanık olarak dinlenen G. Bahadır da, olay günü çok korktuğunu söyleyerek 2 sanıktan şikayetçi olduğunu belirtti. Mahkeme heyeti tarafından yapılan yargılamada; sanıklar E.U. ve M.U.’nun tutukluluk hallerinin devamına karar verilerek, duruşma ileri bir tarihe ertelendi.“Suçluların gereken cezayı alması için sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız”Duruşmanın ardından Kayseri Adalet Sarayı önünde basın açıklaması düzenleyen CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel, Şerafettin Bahadır’a yapılan saldırı ile ilgili suçluların gereken cezayı alması için sürecin sonuna kadar takipçisi olacaklarını belirterek, “Tekrarlanan Kayseri Pınarbaşı Belediye Başkanlığı seçiminin hemen sonrasında 2 şehir eşkıyası tarafından kızının yanında pusu kurularak, takip edilerek, araçla yolu kesilerek, önce ağır bir şekilde darp edilen daha sonra da silahla vurularak yaralanan belediye meclisi üyemiz Şerafettin Bahadır’ın bugün Kayseri 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez görülen duruşması için buradayız. O gün 2 şehir eşkıyası tarafından Pınarbaşı seçim sonuçlarını kaybetmeyi hazmedemeyen, kabullenemeyen, sandıktan çıkan sonuca kabul gösteremeyen kişiler tarafından belediye meclis üyemiz alçakça bir saldırıya uğradı. Bu olayı gerçekleştirenler, seçimi kazanamayan eski belediye başkanının kardeşi ve yeğeniydi. Bu alçakça saldırıyı bir kez daha buradan kınıyoruz ve lanetliyoruz. Bu olay basit bir adli vaka basit bir olay değil. Hatırlarsanız tüm Türkiye’de olduğu gibi 31 Mart yerel seçimlerinde Pınarbaşı’nda da bir seçim yapıldı ve bu seçimde belediye başkan adayımız Deniz Yağan belediye başkanı seçildi. Ardından basına ve kamuoyuna yansıyan görüntülerden hatırlayacağınız üzere bir milletvekilinin ilçe seçim kurulunu basması, ilçe seçim kurulu hakimine küfürlerle saldırmaya çalışması sonucunda Pınarbaşı’nda yapılan seçim iptal edildi ve 2 Haziran’da seçim yeniden yapıldı. 2 Haziran’da yapılan seçimde CHP’nin adayı Deniz Yağan, Pınarbaşı Belediye Başkanı seçildi. Bu seçimden çok kısa bir süre sonra belediye meclis üyemiz Şerafettin Bey bu alçak saldırıya uğradı. CHP bu davanın bu sürecin sonuna kadar takipçisidir. Kayseri’de ya da Pınarbaşı’nda mafyacılık oynayan şehir eşkıyalarına asla ve asla pabuç bırakmayacağımızı buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum” diye konuştu.
CHP meclis üyesi adayını silahla yaralayan sanıklar hakim karşısında
Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesinde geçtiğimiz yerel seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) meclis üyesi adayı olan Şerafettin Bahadır’ı darp eden ve sonrasında tabaca ile bacaklarından yaralayan 2 sanık hakim karşısına çıktı. Mahkeme heyeti 2 sanığın da tutukluluk hallerinin devamına karar verirken, duruşma sonrası açıklamalarda bulunan CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel, “Pınarbaşı’nda mafyacılık oynayan şehir eşkıyalarına asla ve asla pabuç bırakmayacağız” dedi.
CHP’den geçtiğimiz yerel seçinlerde meclis üyesi adayı olan Şerafettin Bahadır’ın, E.U. ve M.U. tarafından darp edilmesi ve silahla yaralanması olayı ile ilgili olarak yaralama, ’mala zarar verme’ ve ’silahla tehdit’ suçlarını kapsayan iddianame Kayseri Adalet Sarayı 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmişti. Olayın ilk duruşması 8. Ağır Ceza Mahkemesinde görülürken, duruşmaya tutuklu sanıklar E.U. ve M.U.’nun yanı sıra müşteki Şerafettin Bahadır ile taraf avukatları da hazır bulundu. Ayrıca CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel, CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, CHP Kayseri İl Başkanı Feyzullah Keskin, Pınarbaşı Belediye Başkanı Deniz Yağan ve parti temsilcileri de durumayı takip etti.
Duruşmada söz verilen tutuklu sanık E.U., “Şerafettin’i tanımıyorum. Olay günü köyde yeğenim M.U. ile alkol alıyorduk. Alkolümüz ve sigaramız bittiği için Pınarbaşı ilçe merkezine giderek alkol ve sigara almak için yola çıktık. 3-4 köy geçtikten sonra Şerafettin ile denk geldik. Bana el işareti yaptı. Tam olarak ne demek istediğini anlamadım ve ne demek istediğini anlamak için arkasından gittim. Şerafettin ile herhangi bir husumetim yoktu. 1-1 buçuk kilometre gittikten sonra Şerafettin köy meydanında durdu. Yeğenim M.U. arabadan benden önce indi, Şerafettin yeğenim M.U.’ya küfrederek üzerine yürüdü. Daha sonra yeğenim M.U.’ya vurmaya başladı. Ben araçtan indim ve ’ne yapıyorsunuz’ dedim. Şerafettin de bana ’ağabeyini hallettim, seni de halledeceğim’ diyerek küfretti. Ben de yanımda bulunan tabancayla yere doğru ateş ettim. M.U.’nun Şerafettin’in aracının camına değnekle vurduğunu gördüm. Daha sonra yeğenim M.U.’yu oradan alarak uzaklaştım ve evine bıraktım. Jandarmanın bizi aradığını öğrendim ve tabancayla karakola gittim, teslim oldum. Olayın bu şekilde gerçekleşmesini istemezdim. Pişmanım, tahliyemi talep ediyorum” dedi.
Sanık M.U. ise, “Ben köyde pancar suluyordum. Amcam E.U. yanıma geldi. Birlikte alkol aldık. Alkol ve sigaramız bittiği için Pınarbaşı’na gidiyorduk. Yolda ilerlerken karşıdan kırmızı renkli bir araç geldiğini gördüm. Aracı kullanan müşteki Şerafettin Bahadır’dı. Bize el işareti yaptı. Tam olarak anlamadık. Amcam arkasından gitti. Konuşmak için takip ettik. Köy meydanında arabaları duruyordu. Yaklaşık 5-6 metre önünde de biz durduk. Ben konuşmak için amcamdan önce indim. Daha sonra Şerafettin arabadan indi, ’ne yapıyorsun’ diye sorduğumda bana küfretti ve vurdu. 2 ya da 3 el silah sesi duydum. Silahın amcama ait olduğunu bilmiyordum. Müşteki Şerafettin yerdeydi. Ben yerden değneği aldım ve müştekinin aracına vurdum. Sonra amcam beni eve götürdü. Müştekinin nasıl vurulduğunu bilmiyorum” ifadelerini kullandı.
Müşteki Şerafettin Bahadır da, “Olay günü kuaförde çalışan kızımı Pınarbaşı’ndan aldım. Evimize gidiyorduk. Yol üzerinde evimize 3 kilometre kala yol kenarında duran bir araç gördüm. Araçla bir diyaloğum olmadı. Biz giderken araç arkamızdan bizi takip etmeye başladı. Araç beni geçmeye çalıştı ama ben izin vermedim. Çünkü seçim sürecinde paylaşılan video ve görseller nedeniyle doğrudan olmasa da çevremden aldığım bazı duyumlara göre tehdit ediliyordum. Bu nedenle araca yol vermedim. Köyün içerisinde araç önüme kırdı. Araçtan 2 kişi indi ve bana ’ayağını, bacağını kıracağız’ dediler. Yüzüme alkol şişesi attılar. ’Yaptığının hesabını soracağız, senin canına okuyacağız’ dediler. M.U. sopayla kafama ve elime vurdu. Bu sırada E.U. olayları izliyordu. Silah sesini sadece 1 el duydum. Ateşlenen mermi bacağıma isabet etti. Kızım araçtaydı. Olay nedeniyle şikayetçiyim” şeklinde konuştu.
Olayın yaşandığı gün babasıyla aynı araçta bulunan ve tanık olarak dinlenen G. Bahadır da, olay günü çok korktuğunu söyleyerek 2 sanıktan şikayetçi olduğunu belirtti. Mahkeme heyeti tarafından yapılan yargılamada; sanıklar E.U. ve M.U.’nun tutukluluk hallerinin devamına karar verilerek, duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
“Suçluların gereken cezayı alması için sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız”
Duruşmanın ardından Kayseri Adalet Sarayı önünde basın açıklaması düzenleyen CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel, Şerafettin Bahadır’a yapılan saldırı ile ilgili suçluların gereken cezayı alması için sürecin sonuna kadar takipçisi olacaklarını belirterek, “Tekrarlanan Kayseri Pınarbaşı Belediye Başkanlığı seçiminin hemen sonrasında 2 şehir eşkıyası tarafından kızının yanında pusu kurularak, takip edilerek, araçla yolu kesilerek, önce ağır bir şekilde darp edilen daha sonra da silahla vurularak yaralanan belediye meclisi üyemiz Şerafettin Bahadır’ın bugün Kayseri 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez görülen duruşması için buradayız. O gün 2 şehir eşkıyası tarafından Pınarbaşı seçim sonuçlarını kaybetmeyi hazmedemeyen, kabullenemeyen, sandıktan çıkan sonuca kabul gösteremeyen kişiler tarafından belediye meclis üyemiz alçakça bir saldırıya uğradı. Bu olayı gerçekleştirenler, seçimi kazanamayan eski belediye başkanının kardeşi ve yeğeniydi. Bu alçakça saldırıyı bir kez daha buradan kınıyoruz ve lanetliyoruz. Bu olay basit bir adli vaka basit bir olay değil. Hatırlarsanız tüm Türkiye’de olduğu gibi 31 Mart yerel seçimlerinde Pınarbaşı’nda da bir seçim yapıldı ve bu seçimde belediye başkan adayımız Deniz Yağan belediye başkanı seçildi. Ardından basına ve kamuoyuna yansıyan görüntülerden hatırlayacağınız üzere bir milletvekilinin ilçe seçim kurulunu basması, ilçe seçim kurulu hakimine küfürlerle saldırmaya çalışması sonucunda Pınarbaşı’nda yapılan seçim iptal edildi ve 2 Haziran’da seçim yeniden yapıldı. 2 Haziran’da yapılan seçimde CHP’nin adayı Deniz Yağan, Pınarbaşı Belediye Başkanı seçildi. Bu seçimden çok kısa bir süre sonra belediye meclis üyemiz Şerafettin Bey bu alçak saldırıya uğradı. CHP bu davanın bu sürecin sonuna kadar takipçisidir. Kayseri’de ya da Pınarbaşı’nda mafyacılık oynayan şehir eşkıyalarına asla ve asla pabuç bırakmayacağımızı buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum” diye konuştu.
CHP’den geçtiğimiz yerel seçinlerde meclis üyesi adayı olan Şerafettin Bahadır’ın, E.U. ve M.U. tarafından darp edilmesi ve silahla yaralanması olayı ile ilgili olarak yaralama, ’mala zarar verme’ ve ’silahla tehdit’ suçlarını kapsayan iddianame Kayseri Adalet Sarayı 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmişti. Olayın ilk duruşması 8. Ağır Ceza Mahkemesinde görülürken, duruşmaya tutuklu sanıklar E.U. ve M.U.’nun yanı sıra müşteki Şerafettin Bahadır ile taraf avukatları da hazır bulundu. Ayrıca CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel, CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, CHP Kayseri İl Başkanı Feyzullah Keskin, Pınarbaşı Belediye Başkanı Deniz Yağan ve parti temsilcileri de durumayı takip etti.
Duruşmada söz verilen tutuklu sanık E.U., “Şerafettin’i tanımıyorum. Olay günü köyde yeğenim M.U. ile alkol alıyorduk. Alkolümüz ve sigaramız bittiği için Pınarbaşı ilçe merkezine giderek alkol ve sigara almak için yola çıktık. 3-4 köy geçtikten sonra Şerafettin ile denk geldik. Bana el işareti yaptı. Tam olarak ne demek istediğini anlamadım ve ne demek istediğini anlamak için arkasından gittim. Şerafettin ile herhangi bir husumetim yoktu. 1-1 buçuk kilometre gittikten sonra Şerafettin köy meydanında durdu. Yeğenim M.U. arabadan benden önce indi, Şerafettin yeğenim M.U.’ya küfrederek üzerine yürüdü. Daha sonra yeğenim M.U.’ya vurmaya başladı. Ben araçtan indim ve ’ne yapıyorsunuz’ dedim. Şerafettin de bana ’ağabeyini hallettim, seni de halledeceğim’ diyerek küfretti. Ben de yanımda bulunan tabancayla yere doğru ateş ettim. M.U.’nun Şerafettin’in aracının camına değnekle vurduğunu gördüm. Daha sonra yeğenim M.U.’yu oradan alarak uzaklaştım ve evine bıraktım. Jandarmanın bizi aradığını öğrendim ve tabancayla karakola gittim, teslim oldum. Olayın bu şekilde gerçekleşmesini istemezdim. Pişmanım, tahliyemi talep ediyorum” dedi.
Sanık M.U. ise, “Ben köyde pancar suluyordum. Amcam E.U. yanıma geldi. Birlikte alkol aldık. Alkol ve sigaramız bittiği için Pınarbaşı’na gidiyorduk. Yolda ilerlerken karşıdan kırmızı renkli bir araç geldiğini gördüm. Aracı kullanan müşteki Şerafettin Bahadır’dı. Bize el işareti yaptı. Tam olarak anlamadık. Amcam arkasından gitti. Konuşmak için takip ettik. Köy meydanında arabaları duruyordu. Yaklaşık 5-6 metre önünde de biz durduk. Ben konuşmak için amcamdan önce indim. Daha sonra Şerafettin arabadan indi, ’ne yapıyorsun’ diye sorduğumda bana küfretti ve vurdu. 2 ya da 3 el silah sesi duydum. Silahın amcama ait olduğunu bilmiyordum. Müşteki Şerafettin yerdeydi. Ben yerden değneği aldım ve müştekinin aracına vurdum. Sonra amcam beni eve götürdü. Müştekinin nasıl vurulduğunu bilmiyorum” ifadelerini kullandı.
Müşteki Şerafettin Bahadır da, “Olay günü kuaförde çalışan kızımı Pınarbaşı’ndan aldım. Evimize gidiyorduk. Yol üzerinde evimize 3 kilometre kala yol kenarında duran bir araç gördüm. Araçla bir diyaloğum olmadı. Biz giderken araç arkamızdan bizi takip etmeye başladı. Araç beni geçmeye çalıştı ama ben izin vermedim. Çünkü seçim sürecinde paylaşılan video ve görseller nedeniyle doğrudan olmasa da çevremden aldığım bazı duyumlara göre tehdit ediliyordum. Bu nedenle araca yol vermedim. Köyün içerisinde araç önüme kırdı. Araçtan 2 kişi indi ve bana ’ayağını, bacağını kıracağız’ dediler. Yüzüme alkol şişesi attılar. ’Yaptığının hesabını soracağız, senin canına okuyacağız’ dediler. M.U. sopayla kafama ve elime vurdu. Bu sırada E.U. olayları izliyordu. Silah sesini sadece 1 el duydum. Ateşlenen mermi bacağıma isabet etti. Kızım araçtaydı. Olay nedeniyle şikayetçiyim” şeklinde konuştu.
Olayın yaşandığı gün babasıyla aynı araçta bulunan ve tanık olarak dinlenen G. Bahadır da, olay günü çok korktuğunu söyleyerek 2 sanıktan şikayetçi olduğunu belirtti. Mahkeme heyeti tarafından yapılan yargılamada; sanıklar E.U. ve M.U.’nun tutukluluk hallerinin devamına karar verilerek, duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
“Suçluların gereken cezayı alması için sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız”
Duruşmanın ardından Kayseri Adalet Sarayı önünde basın açıklaması düzenleyen CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel, Şerafettin Bahadır’a yapılan saldırı ile ilgili suçluların gereken cezayı alması için sürecin sonuna kadar takipçisi olacaklarını belirterek, “Tekrarlanan Kayseri Pınarbaşı Belediye Başkanlığı seçiminin hemen sonrasında 2 şehir eşkıyası tarafından kızının yanında pusu kurularak, takip edilerek, araçla yolu kesilerek, önce ağır bir şekilde darp edilen daha sonra da silahla vurularak yaralanan belediye meclisi üyemiz Şerafettin Bahadır’ın bugün Kayseri 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez görülen duruşması için buradayız. O gün 2 şehir eşkıyası tarafından Pınarbaşı seçim sonuçlarını kaybetmeyi hazmedemeyen, kabullenemeyen, sandıktan çıkan sonuca kabul gösteremeyen kişiler tarafından belediye meclis üyemiz alçakça bir saldırıya uğradı. Bu olayı gerçekleştirenler, seçimi kazanamayan eski belediye başkanının kardeşi ve yeğeniydi. Bu alçakça saldırıyı bir kez daha buradan kınıyoruz ve lanetliyoruz. Bu olay basit bir adli vaka basit bir olay değil. Hatırlarsanız tüm Türkiye’de olduğu gibi 31 Mart yerel seçimlerinde Pınarbaşı’nda da bir seçim yapıldı ve bu seçimde belediye başkan adayımız Deniz Yağan belediye başkanı seçildi. Ardından basına ve kamuoyuna yansıyan görüntülerden hatırlayacağınız üzere bir milletvekilinin ilçe seçim kurulunu basması, ilçe seçim kurulu hakimine küfürlerle saldırmaya çalışması sonucunda Pınarbaşı’nda yapılan seçim iptal edildi ve 2 Haziran’da seçim yeniden yapıldı. 2 Haziran’da yapılan seçimde CHP’nin adayı Deniz Yağan, Pınarbaşı Belediye Başkanı seçildi. Bu seçimden çok kısa bir süre sonra belediye meclis üyemiz Şerafettin Bey bu alçak saldırıya uğradı. CHP bu davanın bu sürecin sonuna kadar takipçisidir. Kayseri’de ya da Pınarbaşı’nda mafyacılık oynayan şehir eşkıyalarına asla ve asla pabuç bırakmayacağımızı buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum” diye konuştu.
Kayseri HABERİ
2kathaber olarak, sitemizde yayınlanan haberlerin doğruluğu ve güvenilirliğini sağlamak adına İhlas Haber Ajansı (İHA) ve diğer güvenilir haber ajanslarının içeriklerinden faydalanmaktayız. Bu ajanslar tarafından sağlanan tüm haberler, sitemizin editörlerinin müdahalesi olmaksızın doğrudan ajans kanallarından çekilmektedir.
Bu nedenle, bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi sağlayan ajanslar olup, sitemiz ve editörlerimiz bu haberlerin içeriğinden sorumlu tutulamaz. Ajanslardan gelen haberlerin doğruluğu ve güncelliği ile ilgili her türlü soru ve sorunlarınız için doğrudan ilgili ajansla iletişime geçmenizi öneririz.
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.